31 Ocak 2012 Salı

İstanbul Arabesque Project 3 Şubat Cuma - Bursa Hayal Kahvesi'nde

Ocak ayının son gününden merhabalar,soğuk havadan ben de nasibimi almış bulunuyorum cuma gününden beri kendimi yeni toparlıyorum :/

*
Şubat ayının ilk etkinlik haberi yine Bursa Hayal Kahvesi'nden  geldi,geçtiğimiz ay misafir ettiği İstanbul Arabesque Project grubu gördüğü ilgiden oldukça memnun kalmış olmalı ki tekrar Bursa'lı sevenleriyle buluşuyor.

*
Soğuk bana işlemez , etkinlik isterim diyorsanız adres belli :))

27 Ocak 2012 Cuma

27 Ocak - Vizyon Filmleri

Hafta kapanışını bembeyaz şekilde yapıyoruz ,ben kendi adıma yoğun bir hafta geçirdim neyse ki az kaldı bitiyor :)

*
Bu hafta 3 yeni film bizlerle;
  • Karanlıktan Korkma (Don't Be Affraid Of The Dark)
14 yaşında sessiz ve kendi dünyasında bir genç kız olan Sally, babası ve onun kız arkadaşı Kim ile birlikte 19. yüzyıldan kalma eski bir eve taşınır.
Bir süre sonra evde yolunda gitmeyen birşeyler sezinler.
Merdiven altında  kötülük saçan bir takım yaratıklar vardır, daha da kötüsü bu uğursuz varlıklar genç kızın ruhunun kendilerine ait olduğunu düşünmektedir.


  • Artist (The Artist)
 Hollywood, sene 1927…
Erişilmez karizmasıyla George Valentin hem izleyicilerin hem yapımcıların göz bebeği. Ancak sinemada ses kullanılmaya başlayınca bir gecede gözden düşüyor. Yanında bitiveren gencecik oyuncu adayı Peppy Miller'ın gözüyse yükseklerde… Konuşmasız, siyah-beyaz eski filmler gibi saniyede 22 kare çekilen Artist, sessiz filmlere bir saygı duruşu, sinemaseverlere bir armağan…

  • Berlin Kaplanı
Ata Demirer, yeni filmi Berlin Kaplanı'nda kariyeri boyunca hiçbir maçını kazanamayan bir boksörü canlandıracak. Efsane boksör Mike Tyson 'dan ilham alıp koluna geçici dövme yaptıran Demirer’in yeni filmi yine komedi olacak.






******************************
Bu haftaki filmlerden de 'Berlin Kaplanı' ve 'The Artist' izlemek istediklerimden..



Herkese iyi h.sonları.. :)


Kaynak:sinemalar.com

26 Ocak 2012 Perşembe

Kozmetik Alışverişim {Gözüme takılanlar}

Merhabalar h.sonuna yaklaşırken sizlere konu dışı bir post yapayım dedim.Kozmetik alışverişi yapmayı bir başka seviyorum her ay ufak tefek eksiklerim mutlaka oluyor.

İşte Ocak ayı kozmetik sepetimdekiler;

  1. Dove Deodorant : Önceleri Nivea'nın ürününü kullanıyordum,tavsiye üzerine ben de Dove deneyeyim dedim ve sonuç Mükemmel ! Gün boyu öyle temiz kokuyorsunuz ki memnun kalmamak mümkün değil,benim gibi koku takıntınız varsa bu ürünü deneyin derim.Siyahlarda beyaz iz bırakmaması ürünün diğer bir artısı.
  2. Flormar Oje Kurutucu Sprey: Beni tanıyanlar bilir,ojesiz pek fazla duramıyorum haftada 2gün anca:) , ojeyi sürmesi,çıkarması değil de kurumasını beklemek benim için çoook sıkıcı,bu ürünle tesadüfen tanıştım,ojenizi sürdükten 1dk sonra tırnaklarınıza püskürtüp 1dk geçmesini bekliyorsunuz ve sonuç:kurumuş,parlak,özellikle de çarşaf izi olmayan tırnaklar :) Ürünün ekonomik fiyatı ve mandalina gibi kokması da artılarından. :)
  3. Palmolive Aroma Therapy Duş Jeli (Happyful) : Koku takıntım yüzünden duş jelleri,çeşit çeşit kremler,peelinglerle dolu banyo .Palmolive'in duş jellerini pek beğenirim,bu çeşidini de ilk kez denedim ve bayıldım bayıldım,çok kalıcı bir kokusu yok ama duş anında içinizi ferahcacık yapıyor :)
  4. İpek Pamuk : Kendimi bildim bileli kullandığım marka :) Değişime hayır :)
  5. Flormar Oje: Rengine ilk bakışta vurulup aldığım ama henüz denemenin kısmet olmadığı ojem,bu hafta sürerim belki de :) <Numarasını unuttum :)>
  6. Loreal Göz&Dudak Makyajı Temizleyici : Göz makyajı temizeme için Maybelline'i kullandığımdan burada bahsetmiştim sizlere,Loreal standındaki kız bu ürünü tanıtıyordu ve denemekte fayda var deyip attım sepete,henüz başlamadım maybelline çok az kaldı bitirip öyle geçmeyi düşünüyorum.
  7. Gliss - Sıvı Saç Kremi : İşte benim vazgeçilmezim , kendisinden ne kadar memnun olduğumu burada yazmıştım , tek eksisi kokusunu beğenmiyorum demiştim ama onun da çözümünü buldum! Çeşidini değiştirip içinde 7besleyici bakım yağı olanını kullanmaya başladım.Kokusu mü-kem-meeelll sakız gibi kokuyor. :)
*
Benim bu ay kozmetik sepetime bunlar düşmüş ,önümüzdeki ay yeni ürünlerle buradayım. :)


Not:Görsel için Sinem Akdağ'a teşekkürler.:)



25 Ocak 2012 Çarşamba

{Düğün Dosyası} Bosch Air Clean - Elektrik Süpürgesi


Bugün sizlere elektrik süpürgesi konusundaki seçimimden bahsetmek istiyorum.
Daha önce de belirttiğim gibi evlenen arkadaşlarımdan tavsiye almak olmazsa olmazım :)
Elektrik süpürgesi seçimimde de aldığım cevaplar çoğunluk BOSCH 'dan yanaydı..
Ben de koşturmalarıma her zaman ki gibi şeker kamışım sinem'i de kattım ve birlikte süpürge karşılaştırmalarına başladık :)
Günün sonundaysa bu ürünün lacivertinde karar kıldık.
*
Ürün temel özelliklerine gelince;
Air Clean Aktif filtreleme sistemi ,Hayvan kılı, tüyü gibi inatçı tüyleri çeken süpürme aksesuarı, AirSafe ve AirFlow sistemi,2200 w.

olan ürünün güncel fiyatı; 452.00 tl ..
Detaylı bilgi için buraya !

*
Devam edecek..

24 Ocak 2012 Salı

Melih Ünen 27 Ocak Cuma - Bursa Hayal Kahvesi'nde


Bursa Hayal Kahvesi'nin gelenekselleşen Cuma günleri etkinliğinde bu hafta Melih Ünen var..
Şarkılarını dinlemişliğim olmadığı için yorumda bulunamıyorum .
Cuma günü ne yapsak ne yapsak diyorsanız
Bursa Hayal Kahvesi alternatifini de bir düşünün derim. :)


*

23 Ocak 2012 Pazartesi

39. Dosya (Case 39 ) - {Nasıl Buldum?}

Geçen hafta sizlere NE İZLEDİM ?  bölümünü ihmal ettiğimden bahsetmiştim,telafi etmek için bu konuda bol bol post girmeye niyetliyim.
*
Bu hafta evde ne zamandır dvdler arasında olan ama ancak izleme fırsatı bulabildiğim bir filmi tanıtmak istiyorum sizlere :

CASE 39 - (39.DOSYA)

Gizem, Psikolojik, Gerilim ve Korku türündeki bu filmin konusunda Aile hizmetleri dairesi memuru Emily, pek çok şey görmüş geçirmiş olduğunu düşündüğü sırada, on yaşındaki Lilith, onun en yeni ve en gizemli vakası haline gelir.
Lillith’in gizemli ve sır dolu ailesi tek çocuklarına zarar vermeye çalışmışlardır. Emily hiç yapmadığı bir şeyi yapar ve Lillith’i evlatlık gideceği bir aile bulunana kadar yanına alır.
Ne var ki masum görünüşlü Lillith’in eve yerleşmesiyle evde herşey bir anda değişir.
Bir gecede ebeveyn olmanın o kadar da kolay olmadığını anlayan Emily Jenkins Lillith’in bilinmeyen etkisiyle bilinç altındaki korkularının su yüzüne çıkmasıyla şok olur.
Üstelik Lillith etrafındakilerinin hayatına da korku salmaktadır..
Eğer siz de benim gibi psikolojik gerilimlerden hoşlanıyorsanız bu filmi de seveceğinize eminim.
*
'Hep mi güzel filmlere denk geliyorsun,hep isabetli seçimler mi yapıyorsun?' diye düşünenleriniz varsa eğer,benim de sizlere cevabım var :)
Geçen hafta öyle bir filme denk geldim ki ; tam bir vakit kaybı önümüzdeki hafta sizlerle paylaşacağım,beklemede kalın..

*
Sevgilerimle..

20 Ocak 2012 Cuma

20 Ocak - Vizyon Filmleri

Kocaman bir merhabaaaa :)
Yoğun ve yorucu bir haftayı nihayet geride bırakıyoruz, hafta biterken ne yapmadan olmaz?
Tabii ki 'VİZYON FİLMLERİ' postumuzu yapmadan olmaaaaz :)

*
Bu hafta beyazperde geçtiğimiz haftaların aksine biraz sakin 3 yeni film bizleri bekliyor.
  • Düşler Bahçesi (We Bought a Zoo)
Güney Californialı bir babanın yeni ailesini kırsal bir bölgeye taşıyıp orada kapanmamakla mücadele eden bir hayvanat bahçesini tamir ederek yeniden açmasının hikayesi.

  • İçimdeki Şeytan (The Devil Inside)
1989 yılında acil yardım hattı Maria Rossi’den (Suzan Crowley) üç kişiyi vahşice öldürdüğünü belirten bir çağrı alır. Yirmi yıl sonra, kızı Isabella (Fernanda Andrade) o gece olanların peşine düşer. Annesinin akıl hastası mı olduğunu, yoksa kötü ruhlar tarafından mı ele geçirildiğini öğrenmek için, annesinin kilit altında tutulduğu, cezadan muaf akıl hastalarının yattığı İtalya’daki Centrino Hastanesi’ne gider. Isabella annesini iyileştirmek için, bilim ve dini birleştiren alışılmadık yöntemler kullanan iki genç şeytan çıkarıcıyla (Simon Quaterman ve Evan Helmuth) anlaşınca, hepsi Maria’yı ele geçiren son derece kuvvetli dört kötü ruh hâlindeki saf kötülükle karşı karşıya kalır.

  • Neşeli Ayaklar 2 (Happy Feet Two)
Şarkı söyleyemeyenlerin kabul görmediği penguenler diyarının en kötü şarkıcısı geri dönüyor.



************************
Her hafta vizyon filmleri arasından 1 filme takıyorum ama henüz hiçbirine gidemedim :( Hep birşey çıkıyor,bu hafta ki takıntım ise Neşeli Ayaklar 2 :) Penguen delisi olan birinden aksi beklenemezdi elbette.. :)
Kim bilir belki bu hafta izleneceklere 1çizik atmayı başarabilirim.:)

*

Herkese iyi h.sonları.. :)


Kaynak:sinemalar.com



19 Ocak 2012 Perşembe

Işın Karaca - 21 Ocak Cumartesi Bursa Suare'de

 
Bursa Suare etkinliklerini oldukça seyrekleştirdi ne yazık ki,uzunca bir aradan sonra bu cumartesi Işın Karaca'yı konuk eden Bursa Suare'nin etkinlik fiyatları ;

Öğrenci: 30
Tam: 35
Kapı: 40
olarak belirlenmiş.

*
Ben Işın Karaca'yı pek sevmesem de  gidecek olanlara iyi eğlenceler dilerim. :)

17 Ocak 2012 Salı

Gökhan Türkmen 20 Ocak Cuma - Bursa Hayal Kahvesi'nde


Salı günü = Hayal Kahvesi etkinlik günü .:)
Bu hafta Bursa Hayal Kahvesi çok sevdiğim,en sevdiğim'i ağırlıyor.:)
Gökhan Türkmen sevgimi bilen bilir çok başkadır.
Geçtiğimiz ay Hayal Kahvesi programına katılmış,çoook memnun kalmıştım .
Eğer bu buz gibi havada Gökhan Türkmen'in şarkılarıyla içinizi sıcacık yapıp,mükemmel sahnesiyle coşmak istiyorsanız adres;

Bursa Hayal Kahvesi olsun. :)





16 Ocak 2012 Pazartesi

Zindan Adası - {Nasıl Buldum?}


Düğün dosyası,vizyon filmleri,etkinlik postları derken izlediğim filmler hakkında yorum yapmayalı ne çok olmuş,yeni farkettim ve hemen kolları sıvadım.
Bundan böyle bu bölüme de daha sık yer vermeyi umuyorum. :)
*
Sizlere daha önce eski-yeni ayırt etmeksizin son izlediğim filmler hakkında yorumlarımı paylaşacağımı belirtmiştim,bakalım yeni bir film olmamasına karşın anca izlemeye fırsat bulabildiğim ZİNDAN ADASI 'nı nasıl  bulmuşum ?
*
Film;akıl sağlığı ve delilik üzerine ustaca tasarlanmış harika bir film.
Boston açıklarında etrafı kayalıklarla çevrili bir adada bulunan ve suçlu akıl hastalarının kapatıldığı bir akıl hastanesinde 4 gün içinde geçiyor.
Kendi çocuklarını öldürmüş bir psikopat olan Rachel’ın, kaçmanın imkansız olduğu hücresinden geride hiç iz bırakmayarak ortadan yokolması üzerine, polis şefi Teddy  ile yardımcısı Chuck  adaya gelir ve olayı soruşturmaya başlarlar.
Adada yasa dışı tedavi yöntemleriyle akıl hastaları üzerinde deneyler hatta ameliyatlar yapıldığına dair şüpheler gittikçe kuvvetlenir.
İlk yarısı biraz tekdüze giden filmin temposu 2.yarıda şaşılacak derecede artıyor,tavan yapıyor.Ve şok edici bir sonla final yapıyor.

Film de aklınıza kazınan söz şüphesiz;
'Akıl sağlığı bir seçim değildir.Üstesinden gelmeyi öylece seçemezsiniz.' 
oluyor.
Sonuç olarak;
Film çok beğendiğim ender filmlerin arasına girmeyi başarıyor,eğer bu filmi hala izlemeyenleriniz varsa mutlaka izleyin kesinlikle vakit kaybı değil !

13 Ocak 2012 Cuma

13 Ocak - Vizyon Filmleri

Bugün pek keyifsiz uyandım,Cuma günü bile pek keyfimi yerine getiremedi uzun sürmez umarım . :)

*
Bu hafta vizyonda 5 yeni film bizleri bekliyor ;
  • Ejderha Dövmeli Kız (The Girl With The Dragon Tattoo)
Mikael Blomkvist, cömert bir gazeteci olmasına karşın, bir tuzağa düşürülmüş ve yanlış bir haberle popüler bir işadamını suçlamıştır. Buna karşın Mikael’in tüm kariyeri adeta alt üst döner. Gazetesi artık onunla çalışma arzusu uyanmamaktadır. Tüm medya peşindedir ve o artık yanlızdır. Elbette onu izleyen Lisbeth’in farkında da değildir; nam-ı diğer “Ejderha Dövmeli Kız”ın… Mikael, gazetecilik mesleğini bırakıp hapise girmek için adeta gün sayarken, hiç beklemediği bir iş ayaklarına gelir, başına adeta talih kuşu konar. Popüler Vanger firmasının başındaki Henrik Vanger, Mikael’den yıllar önce kaybolan yeğeni Harriet’i bulmasını istemektedir.


  • Melankoli (Melancholia)
“Bir düğün ve melankoli var. İki kız kardeş (Kirsten Dunst ve Charlotte Gainsbourg) hakkında psikolojik bir felaket filmi. Melankolik kardeş, kaya gibi sakin, karanlık dünyasına baktığınızda kaderi bekler gibi davranıyor. Diğer kız kardeş ise giderek panik yapıyor.” 


  • Demir Leydi (The Iron Lady)
Birleşik Krallık'ın eski başbakanı Margaret Thatcher'ın, güç için ödediği bedele odaklanarak yaşamını anlatan film.


  • Zenne
İmkansız bir üçlünün dostluk öyküsü: DANIEL, Türkiye'nin değer yargılarını çok tanımayan ve 1 yıllığına İstanbul'a gelen bir Alman fotoğrafçı.
Renklerini gizlemekten sakınmayan, ailesinden koşulsuz destekle koruma gören ve İstanbul'un dans klüplerinde Zennelik yapan CAN.
Ve doğulu, muhafazakar bir ailenin çocuğu olan AHMET.
Birbirleriyle dostluk, aşk ve anlayışla birarada yaşamayı başarabilen üçlünün karşısına çıkan töre, devlet ve muhafazakar aile değerleri...
Filmin senaryosu, 2008 yılında babası tarafından gay olduğu için öldürülen Ahmet YILDIZ'ın gerçek hikayesinden esinlenilerek kaleme alınmıştır.


  • Çizmeli Kedi (Puss in Boots)
Çizmeli Kedi, Shrek evreninin en sevilen karakterlerinden biri - Kedi'nin (Antonio Banderas) meşhur Altın Yumurtlayan Kaz'ı çalmak için dahi Rafadan Kafadan (Zach Galifianikis) ve sokakları iyi bilen Kitty (Salma Hayek) ile birlikte çalışmaya başlamasının komik ve cesur hikayesini sinemaya taşıyor...




**********************
Ben de birçoğunuz gibi  'ZENNE' filmini  çok fazla merak ediyorum,kim bilir h.sonu planlarım arasında sinema olacaktır belki de ? :)

Hepinize iyi h.sonları .. :)


Kaynak:sinemalar.com


11 Ocak 2012 Çarşamba

{Düğün Dosyası} Tefal - Actifry

Aranızda benim gibi kızartma canavarları varsa bu yazıyı özellikle sizlere yazmış olayım . :)
Kızartmanın lezzetinden şüphe edeniniz yoktur herhalde ama  kokusu,temizlemesi ve en önemlisi kalorileri koşa koşa bize çağırması maalesef kendisine temkinli yaklaşmamızın baş nedenleri.

*
Ben fritöz seçimimle sanırım bu dertlerin hepsini diskalifiye etmiş bulunmaktayım.
Sadece 1kaşık yağ ile 1kg patatesi lezzetinden birşey kaybetmeden çıtır çıtır kızartan(tecrübeyle sabit,denendi),koku problemi olmayan,tüm parçaları bulaşık makinesinde yıkanabilen ACTIFRY benim için biçilmiş kaftan oldu. :)

*
Ürünle birlikte gelen yemek kitabıyla neler neler yapabileceğinizi görünce şaşıracaksınız,kestane bile yapıyor ACTIFRY!
Ben bu cici ürünü çooook sevdim.

Sizde edinmek isterseniz ürünün indirimli fiyatı ; 399.00 tl
Ürün hakkında detaylı bilgi içinse buraya tık tık :)


*
Devam edecek..

10 Ocak 2012 Salı

Model 13 Ocak Cuma - Bursa Hayal Kahvesi'nde

Havalar ne kadar soğuk değil mi ,kar gelse de biraz ısınsa hava :)

Bu soğuk havalarda evde keyif yapmak isteyenlerin yanında h.sonlarını değerlendirmek isteyenler için bir önerim var.

Model grubu bu cuma Bursa Hayal Kahvesi'nde sahne alacakmış.

Ne dersiniz,güzel olmaz mı ?



9 Ocak 2012 Pazartesi

Ferdinand Von Schirach*Suç - {En Son Ne Okudum?}

Tanınmış, iyi kalpli bir doktor kırk yıllık karısını baltayla öldürüyor, cesedi parçalayıp polisi arıyor. İtirafı da cezası kadar sıradışı.
Bir adam banka soyuyor. Kulağa ne kadar garip gelse de, "haklı" sebepleri var.
Genç bir kadın kardeşini öldürüyor. Sevgisinden...
İnanılmaz ama gerçek hikayeler...
Ferdinand von Schirach bir savunma avukatı. Akıl almaz olan onun için sıradan bir durum. Schirach, yasalarla yolu kesişen suçsuzları savunduğu gibi, ağır suçluları da savunuyor.
Ve işte burada, o insanların hikayelerini anlatıyor.
Ferdinand von Schirach 1964 Münih doğumlu, 1994 yılından beri Berlin'de avukatlık yapıyor. Müvekkilleri arasında Politbüro üyesi ve Almanya Federal Haber Alma Servisi ajanı da var, büyük işadamları, ünlüler, sıradan insanlar, Türk göçmenler ve yeraltı dünyasının mensupları da...
*
Korku filmlerini sevdiğim gibi korku-gerilim konulu kitapları okumaya da bayılıyorum.
Hele bir de böyle gerçek hikayeler olursa mükemmel oluyor.

*
SUÇ;Kısa kısa gerçek hikayelerden oluşuyor,zaten ince de bir kitap olduğundan sizi sıkmıyor bir çırpıda bitiyor.
Eğer siz de bu tarz romanları seviyorsanız ;bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.





Minik not:Şuan elimde çook merak ettiğim kitaplardan biri olan  Sofi Oksanen'in ARAF 'ı var.

6 Ocak 2012 Cuma

6 Ocak - Vizyon Filmleri

Bugün Bursa uçmaya az kala kurtardı kendini,lodos öyle şiddetliydi ki..!
Neyse ki hafifledi ama bu sefer de yerini baş ağrısına bıraktı.
Olsun yapacak birşey yok. :)
*
Bu hafta vizyonda meraklısına  her telden film var;
  • Bu Son Olsun
Yaşar, Apo, Kovboy Ali, Cevat ve Ertuğrul kendilerine Balat semtini mesken tutmuş beş evsizdir. Hayattaki tek gayeleri, karınlarını doyurmak ve en büyük tutkuları olan şaraptan bir gün bile olsun ayrı kalmamaktır. Günübirlik yaşayan bu beş kişi, gayelerine ulaşabilmek için zamanın fırtınalı politik atmosferinden dahi faydalanmasını bilir.Sokaklarda yaşayan bu beş evsiz 12 Eylül 1980 sabahı geldiğinde sokağa çıkma yasağı ile karşı karşıya kalırlar. Ancak onların gidebilecekleri tek evleri vardır; o da yine sokaklardır. Yaşanan bir dizi yanlışlıklar komedisi sonucu kendilerini siyasi mahkûmlarla birlikte aynı cezaevinde bulurlar.Cezaevi yönetimi arasında ise bir güç savaşı mevcuttur. Uzun yıllardır cezaevini dilediği gibi yöneten Cezaevi Müdürü Hızır, 12 Eylül askeri müdahalesi ile cezaevine atanan Yüzbaşı Kenan’ın üstü olmasından memnun değildir. Bu esnada diğer cezaevi personeli de yaşanan yeni durum içinde kendilerine iyi bir yer edinme peşindedir. Bu keşmekeş Yaşar ve arkadaşları için iyi bir fırsattır ve bu fırsatı değerlendirip kendilerine rahata erdirmeyi bilirler. Ancak zamanla içeride yaşananlara gönlü elvermeyen Yaşar, dışarıdan da tanıdığı mahkûmları kurtarmak ve duvarların birbirlerinden ayırdığı Sinan ile Lale çiftini tekrardan kavuşturmak için bir plan yapar.


  • Tutku Günlükleri (The Rum Diary)
1950'li yıllarda serbest gazetecilik yapan Paul Kemp(Depp), New York'taki hayatını bırakarak, küçük bir gazetede çalışmak için Porto Rico'ya gider. Gazetede çalışan Amerikalıların iç yüzlerini kısa bir sürede keşfeder. Kemp, çevresini saran öz yıkıma meyilli bu gruptan uzak durmaya ve kendisini korumaya çalışmaktadır.


  • Kurtuluş Son Durak
Şiddettin her türlüsüne karşı olan sıradan hayatlar yaşıyor gibi görünen sıra dışı kadınlar.


  • Karanlık Saat (The Darkest Hour)
Gizemli bir şimşek fırtınasının ortasında Moskova’ya varan genç internet girişimcileri Sean (Emile Hirsch) ve Ben (Max Minghella), uluslararası ekonomik merkezde canlı bir yer tutan, para akışının olduğu ama iş alanlarının prensipsiz ilerlediği Rusya’ya, hayallerinin işini kurmaya giderler. Turist olarak gezmekte olan Natalie (Olivia Thirlby) ve Anne (Rachael Taylor)’de Nepal’e giderken gerçekleşen beklenmedik bir uçak molası ile Moskova’ya inerler ve dünyanın en büyük eğlence anlayışına sahip şehirlerinden biri olan bu yerde zamanlarını en iyi şekilde değerlendirmeye çalışırlar. Bu iki grup Zvezda Gece Klubü’nün parıltısı altında tanışırlar; Moskova’nın güzelliğinin bir simgesi olan bu yerde Skylar (Joel Kinnaman), Sean ve Ben’i dolandıran İsveç iş adamı da vardır. Dünyanın dört bir yanından gelen gençlerin, süpermodellerin ve elit işadamlarının buluşma yeri olan klüp, uzaylıların istilası sonucu aniden tam bir karmaşaya dönüşür ve heryer kapkaranlık olur. Daha önceden nabzı hep yüksek atan şehir şimdi tüm güç kaynaklarından yoksun ve neredeyse tamamen terkedilmiş haldedir ve burayı ele geçiren gücün ne olduğu halen anlaşılmamaktadır.! Bu uzaylılar bildiklerinize hiç benzemiyordur ve hayatta kalan bir tek cesaret olur.

  • Saftirik Greg'in Günlüğü: Rodrick Kuralları (Diary Of a Wimpy Kid 2: Rodrick Rules)
Uzun bir yaz tatilinden sonra okula dönen Greg Heffley hem tatil sonrası dertlerle hem de kendisine her daim bela yaratan büyük kardeşi Rodrick ile uğraşmak zorundadır. Ebevyenleri de ne yapıp edip onların haşarılıktan uzak, uslu durmalarını sağlamaya kararlıdırlar. Greg her biri diğerinden enteresan ve komik arkadaşları Rowley, Fregley, Chirag, Patty, Manny ve Holly ile yine türlü maceralar içine dalacaktır.



**************************
 ' Kurtuluş Son Durak ' filmi izlenecekler listeme kaydedildi bile ;)

Herkese iyi h.sonları. :)


Kaynak:sinemalar.com


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 

mavigülücük :) Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea